İÇİNDEKİLER
1. FELSEFE NEDİR 7
Dr. Öğr. Üyesi İlyas ALTUNER
2. BİLGİ FELSEFESİ 31
Dr. Öğr. Üyesi Süleyman TAŞKIN
3. BİLİM FELSEFESİ 63
Dr. Öğr. Üyesi Muharrem ŞAHİNER
4. VARLIK FELSEFESİ 81
Dr. Öğr. Üyesi Mirpenç AKŞİT
5. DİN FELSEFESİ 111
Dr. Öğr. Üyesi Tuncay AKGÜN
6. AHLÂK FELSEFESİ 141
Dr. Öğr. Üyesi Fatih ÖZKAN
7. SİYASET FELSEFESİ 169
Prof. Dr. Recep ARDOĞAN
8. EĞİTİM FELSEFESİ 195
Dr. Öğr. Üyesi Halil İbrahim KÖSE
9. TARİH FELSEFESİ 213
Dr. Öğr. Üyesi Halit ÇİL
10. SANAT FELSEFESİ 233
Dr. Öğr. Üyesi Ayşe EROĞLU
11. HUKUK FELSEFESİ 249
Prof. Dr. Recep ARDOĞAN
12. ÇEVRE FELSEFESİ 263
Prof. Dr. Recep ARDOĞAN
yayıncıdan…
İslam İlimlerinde Araştırma Yöntem ve Teknikleri adını taşıyan editoryal kitaptan sonra bu kez de Felsefeye Giriş adını taşıyan bu çalışma ile karşınızdayız.
Felsefe, varlığın hakikatini sorgulama ve hayatı anlamlandırma noktasında insanlara rehberlik eder. Filozofların ortaya koyduğu düşünce ve yaklaşımlar, bilim, hukuk, siyaset, sanat adamlarına da yön verir. Medeniyet alanında insanların gelişmesine katkıda bulunur. Bu nedenle felsefe, bir toplum için vazgeçilmezdir. Varlık ve oluşun kaynağı, insanın ve hayatın niçin var olduğu ve dolayısıyla insanın varoluş gayesinin ne olduğu gibi sorular, başlangıcından itibaren insanlığın zihnini meşgul etmiştir. Bu sorular da varlığın belli bir parçasını konu edinen bilgilerden ziyade daha temel ve kuşatıcı bilgiye ulaşmayı hedefleyen felsefenin varlığını gerektirmiştir.
Felsefe algıların kendisini ve algıların ötesini sorgular, yorumlar. Algılananların algıları aşan hakikatini araştırır. Görünenin ve parçalara ilişkin algıların ötesindeki tümel hakikatleri keşfetmeye yönelir. Bu nedenle felsefe, bambu ağacı yetiştirmek gibidir. Toprağa atılan bambu tohumu yıllarca sulanır. Ancak ilk yıllarda toprağın üzerinde görünür bir şey yoktur. Daha sonra toprağa kök salmış olan tohum, hızla büyüyerek diğer ağaçların boyunu kat be kat aşar. Felsefe de böyledir. Bir sorgulamadan ibaret gibidir. Görünürde somut bir eseri yoktur. Ancak, bilim adamlarının, toplumsal düzenin ve yaşam tarzının, dahası medeniyetin dinamikleri bir felsefeye dayanır.
Felsefenin işlevlerinden biri, insana sistematik düşünmeyi, bilgiyi sistematik hâle getirmeyi öğretmesidir. Burası, felsefede analiz ve sentezin önem kazandığı noktalardan biridir. Bütün çeşitleriyle “bilimsel bilgi”nin aslında bir “sistematik bilgi” oluşu ve bilim dallarının kaynağının felsefe oluşu, daha doğrusu bilim dallarının felsefeden ayrılarak ortaya çıkmış olması da bu noktayla ilgilidir.
Bilgelik sevgisi olan felsefeyi sevdirmek, felsefenin ülkemizdeki geleceği açısından son derece önemlidir. Bu konularda duyarlılık gösteren bölüm yazarı arkadaşlara çok yönlü emekleri için teşekkür ediyorum. Onlar bölüm yazarlığının ötesinde bir çalışma ortaya koydular. Kitabın editörlüğünü üstlenen arkadaşlara da kitabın gerek dil ve içeriği gerekse şekil şartları konusunda gösterdikleri titizlik dolayısıyla şükranlarımı sunuyorum.
Recep ARDOĞAN
Proje sahibi ve klm yay. akademik danışmanı